23 Temmuz 2012 Pazartesi

Kavun Devrimi

Kavundan devrim mi olur ? Olur ama kafalarda olur, bir kavuncu elinde kavunuyla yollara düşerse bir şeylerin devrimini yapmış olur. Bu devrim belki herkesi ayaklandırmaz, belki insanlar sokaklara dökülmez ama kavun satan adam kendi iş hayatının devrimini yapmıştır. İnanıyorum ki olayı size anlattığımda sizde hak vereceksiniz; lojistikle ilgili bir firma önünde arkadaşımla oturduğumda yanımıza bir adam gelip bir dilim kavunu kesti ve verdi, öncelikle bir şaşkınlıkla beraber ''ağabey 3 tanesini 10 liraya veriyorum'' dedi. Kavunu da güzeldi gerçekten. Biz istemediğimizi söyleyip geri çevirdikten sonra esnafın neredeyse hepsini gezdi, her dükkandan çıktığında birilerine ıslık çaldı ''3 tane getir'', ''5 tane getir'' diye bağırdı. Burada kavuncu sadece kavununa güvenip bir tezgah açsaydı ne kadar başarılı olurdu? Ayağına gelen müşterisi ve kulaktan kulağa yayılmayla uzun vadede iyi bir müşteri pörtföyüne ulaşabilirdi ama mevsim buna izin vermez. Arabayla çıkıp bağırarak satış yapsaydı ne kazanırdı, o anda canı kavun çekenler ondan isterdi fakat kavunu iyi mi kötü mü bilmeden. Bu şekilde de potansiyel müşterilerin ayağına kadar giderek yine satış olasılığını yükseltmiş olurdu. Fakat kavuncu hem arabayla çıktı hem de sıcak satış yapan bir pazarlamacı gibi müşterinin kapısını çaldı. Hem de o anda ürününü deneterek insanların almasına olanak sağladı. Belki bir kamyon kavunu 3 günde satacakken 1 günde bütün ürünlerini bitirmesini bildi. Böylece hem zamandan tasarruf etti hem de mevsim ürünü olan kavunu yeterince verimli kullanmış oldu. Bu anlattığım belki de okuyan herkesin bildiği bir şey fakat bir kavuncu bile işinde inovasyon yapabiliyor, yeni teknikler kazandırabiliyorken bizim oturduğumuz yerde müşteri beklememiz saçmalıktan ibarettir. Göz göre göre saçmalamayalım değil mi ?

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder